Bozkırkurdu
İnsanı Hesse'ye tapınmaktan alıkoyabilecek çok az sebep olabilir diye düşünmüşümdür hep. Aksi nasıl mümkün olabilir ki. Kim onun kadar dokunabilir ki gerçekliğe. Onunla paylaştığım yalnızlığımdan, iç çelişkilerimden ya da hep başka bir dönemde yaşamaya olan özlemimden böyle düşünüyor değilim. Üslubu, olayları ele alış tarzı, kullandığı metaforlar...
"Yani Bozkırkurdu'nun biri kurt, biri insan, iki kişiliği vardı; bu yazgısıydı onun. Söz konusu yazgı bir olağanüstülüğü içermez belki, eşine seyrek rastlanan bir yazgı değildir. Anlatıldığına göre daha önce de pek çok insan görülmüştür ki, kendilerinde köpekten, tilkiden, balıktan ya da yılandan pek çok özellik barındırmış, ama bu onların yaşamlarında özel birtakım güçlüklerle karşılaşmalarına yol açmamıştır. Yani böyle insanlarda insan ve tilki, insan ve balık yan yana varlığını sürdürmüş, biri ötekini incitmemiş, hatta birbirleriyle dayanışma içinde bulunmuştur ve başkalarının gıptayla baktığı bazı başarılı kişileri mutluluğa kavuşturan, içlerindeki insandan çok tilki ya da maymun olmuştur. Nihayet herkesin bildiği bir şeydir bu. Oysa Harry'de durum değişikti, onda insanla kurt yan yana yaşamadığı gibi, birbirlerine hiç yardım elini uzatmamış, birbirlerinin canına kastederek biri ötekisinin karşısına dikilmiş, birinin yaşamasından ötekisi sadece zarar görmüştür. Aynı kan ve aynı ruhu paylaşan iki varlık birbirinin can düşmanıysa, böyle bir yaşamın tadı yoktur. Ne yapalım, herkesin yazgısı kendine göredir, hiçbir yazgı da kolay katlanılır gibi değildir."
Onun hakkında konuşacak ya da onu eleştirecek backgrounda sahip değilim. Fakat, en azından ona methiyeler yazabilecek durumda olmayı isterdim.
Bugün Bozkırkurdu'ndan küçük bir alıntı yapacağım, ki zaten bu alıntı ne demek istediğimi kendi başına betimlediğinden, söyleyecek başka bir söz de kalmıyor bana. Ben susayım üstat konuşsun:
"Yani Bozkırkurdu'nun biri kurt, biri insan, iki kişiliği vardı; bu yazgısıydı onun. Söz konusu yazgı bir olağanüstülüğü içermez belki, eşine seyrek rastlanan bir yazgı değildir. Anlatıldığına göre daha önce de pek çok insan görülmüştür ki, kendilerinde köpekten, tilkiden, balıktan ya da yılandan pek çok özellik barındırmış, ama bu onların yaşamlarında özel birtakım güçlüklerle karşılaşmalarına yol açmamıştır. Yani böyle insanlarda insan ve tilki, insan ve balık yan yana varlığını sürdürmüş, biri ötekini incitmemiş, hatta birbirleriyle dayanışma içinde bulunmuştur ve başkalarının gıptayla baktığı bazı başarılı kişileri mutluluğa kavuşturan, içlerindeki insandan çok tilki ya da maymun olmuştur. Nihayet herkesin bildiği bir şeydir bu. Oysa Harry'de durum değişikti, onda insanla kurt yan yana yaşamadığı gibi, birbirlerine hiç yardım elini uzatmamış, birbirlerinin canına kastederek biri ötekisinin karşısına dikilmiş, birinin yaşamasından ötekisi sadece zarar görmüştür. Aynı kan ve aynı ruhu paylaşan iki varlık birbirinin can düşmanıysa, böyle bir yaşamın tadı yoktur. Ne yapalım, herkesin yazgısı kendine göredir, hiçbir yazgı da kolay katlanılır gibi değildir."
Hesse, "Bozkırkurdu", 2003, YKY, p.40-41
Yorumlar
Yorum Gönder